2024 Mahalli İdareler Genel Seçimi Sonrası Hilmi Şen’e Silahlı Saldırı

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

2024 Mahalli İdareler Genel Seçimi Sonrası Trajik Olay

2024 yılı Mahalli İdareler Genel Seçimi’nde Yeniden Refah Partisi’nden Balışeyh Belediye Başkanı olarak seçilen Hilmi Şen, 2024 yılı Temmuz ayında görevinden istifa ederek bağımsız bir şekilde belediye başkanlığı görevine devam etti. Ancak, 4 Kasım 2024 tarihinde, ilçe merkezinde makam aracıyla şantiye sahasına giderken, kuzeni Erdem Şen tarafından silahlı saldırıya uğradı. Bu saldırı sonucunda Belediye Başkanı Hilmi Şen ve koruması Mikayil Çelikkol hayatını kaybetti. Olay sırasında araçta bulunan Koray Kaya (45) ve Ömer Şengül (42) ise yaralandı.

Olayın ardından jandarma tarafından yakalanan şüpheli, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Cumhuriyet Başsavcılığı, sanık hakkında “kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, “kasten öldürme” suçundan müebbet ve “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan da 9 ila 15 yıl hapis cezası istemiyle bir iddianame düzenledi. İddianame, 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Erdem Çelebi Şen, taraf avukatları, öldürülen Başkan Hilmi Şen ile koruması Mikayil Çelikkol’un yakınları ve diğer mağdur ile müştekiler katıldı. Duruşma esnasında sanık Erdem Çelebi Şen, savunmasında 31 Mart 2024 yerel seçimleri sırasında akrabası olan Başkan Şen’i desteklediğini ve kendisine işe alma sözü verildiğini iddia etti. Ancak, seçimlerin ardından Başkan Şen’in kendisini işe almadığını öne sürerek, “Seçim süresince yaptığım masraflar için kendisi bana para gönderdi. Düzenli olarak kendisinden para almadım. Sonrasında ise telefonlarıma cevap vermedi. 11 ay boyunca boş bir şekilde bekledim ve aramızda husumet oluştu. İşe alınmadığım için ona zarar vermek istemedim, sosyal medya paylaşımlarım ise mağduriyetimle ilgiliydi” şeklinde konuştu.

Olay günü, TOKİ Camisi yakınında bulunan Başkan Şen’in yanına konuşmak amacıyla gittiğini belirten Erdem Çelebi Şen, “Yanlarına gitmeden önce kalabalık oldukları için evden silahımı da aldım. Minibüsümü, Şen’in makam aracının önüne kırdım. Araçtan inip yanlarına doğru hareket ettiğimde, Şen elini beline attı. O silahını çıkarmadan önce ben ayaklarına doğru ateş ettim. Kaç el ateş ettiğimi bilmiyorum, o da bana ateş etti. Başkan yere düşünce düşen tabancasını aldım ama kendisine ateş etmedim. Mikayil üzerime geldiğinde ona da ateş ettim. O sırada arkadan belediyeye ait bir araç hızla geliyordu, rastgele ateş ettim. Koray’ı ben yaralamadım, eğer seken mermi isabet ettiyse bilmiyorum. Daha sonra Ömer ve Kubilay’ın bulunduğu araca da bana çarpacaklarını düşündüğüm için ateş ettim. Son olarak aracıma binerek annemin evine gittim ve durumu anlattım, emniyete giderken de polisler tarafından gözaltına alındım” ifadelerini kullandı.

Saldırıda yaralanan Şen’in makam şoförü Koray Kaya, olay sırasında sanığın doğrudan kendilerine ateş ettiğini, kaçarken yere düştüğü anda kolundan yaralandığını belirtti. Olaydan 15-20 gün önce sanığın Başkan Şen ile belediyede görüştüğünü ifade eden Kaya, aynı zamanda şikayetçi olduğunu da kaydetti. Olayda yaralanan Ömer Şengül ise sanığın o anda yerden aldığı silahla kendilerine hedef alarak ateş ettiğini öne sürerek, şikayetçi olduğunu ifade etti.

Saldırı sırasında Başkan Şen’in yanında bulunan belediye çalışanı Kubilay Şen, sanıktan şikayetçi olmadı. Öldürülen Başkan Hilmi Şen’in oğlu Onur Şen ise sanığa olaydan önce yardım amacıyla düzenli olarak para gönderdiğini öne sürerek, şikayetçi oldu. Müşteki ve tanık beyanlarının ardından taraf avukatlarını dinleyen mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı 12 Mayıs’a erteledi.

Öldürülen Belediye Başkanı Hilmi Şen’in avukatı Şamil Kaya, duruşmanın ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, “Hali hazırda eksik ifadeler ve duruşmaya katılamayanlar var. Eksiklikler bu süreçte tamamlanacak. İlk duruşma için huzurda alınan ilk ifadelerde gördük ki sanığın cezai sorumluluğunu azaltan haller başlığı altında düzenlenen müesseselerin hiçbiri sanık üzerinde gerçekleşmediği kanaatindeyiz” dedi.

Kaynak: Yeniçağ