DOLAR

34,5406$% 0.17

EURO

35,9943% -0.67

STERLİN

43,3009£% -0.62

GRAM ALTIN

3.003,06%1,40

ONS

2.705,80%1,28

BİST100

9.549,89%1,94

İmsak Vakti a 06:23
İstanbul AÇIK 15°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Galaksilerin Birleşmesi ve Yıldız Oluşumu

Galaksilerin Kozmik Dansı

Galaksilerin Kozmik Dansı

Bu galaksiler, yavaş bir kozmik dansın içinde birbirlerine yaklaşarak, nihayetinde tek bir dev galaksi haline gelmeye hazırlanıyor. Bu birleşme, bir çarpışma gibi ani bir patlama yerine, galaksilerin birbirlerine olan çekim güçleriyle yavaş yavaş kaynaşmalarıyla gerçekleşiyor. NGC 2207 ve IC 2163, geçmişte birbirlerine oldukça yakın bir geçiş yapmışlardı. Şu anda, tekrar çekim kuvvetleriyle bir araya gelme sürecine girmiş durumdalar.

Bu etkileşim, galaksilerin içindeki gaz bulutlarının sıkışmasına ve böylece yeni yıldızların doğmasına yol açıyor. Galaksilerin birbirleriyle olan etkileşimi, yıldız oluşumunu tetikleyerek Hubble’ın ultraviyole ışık görüntülerinde belirgin bir şekilde parlayan mavi renklerde kendini gösteriyor. Bu yıldız doğumları, sadece parıltılı yeni yıldızların ortaya çıkmasını sağlamakla kalmıyor; aynı zamanda güçlü süpernovalarla birlikte yıldız ölümlerini de beraberinde getiriyor.

Bu patlamalar, çevredeki gazı sıkıştırarak yeni yıldızların oluşumuna zemin hazırlıyor ve bu döngü, sonsuz bir doğum-ölüm döngüsüne dönüşüyor. Öte yandan, James Webb Uzay Teleskobu’nun (JWST) orta kızılötesi kamerası, galaksilerdeki tozun dağılımını ince ayrıntılarla, adeta bir örümcek ağı gibi karmaşık şekillerde gözler önüne seriyor. Bu toz, galaksilerdeki yıldız oluşumunun bir başka önemli göstergesi olarak karşımıza çıkıyor.

Kaynak: Sciencealert, TRTHaber, Timetürk

ad826x90

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

İstanbul Fatih’te Cami Avlusunda Silah Sesleri: Alacak Verecek Meselesi İddiası

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0