38,2552$% 0.34
43,8333€% 0.15
51,0885£% 0.12
4.075,24%0,33
3.326,81%0,01
9.317,24%-0,84
Sabah gazetesi yazarı Cem Sancar, Saraçhane’de gerçekleştirilen eylemlere dair sosyal medyada dikkat çekici bir yorumda bulundu. Sancar, CHP yönetiminin desteklediği gösteriler hakkında yaptığı eleştiride, “Gezi’den bildiğimiz bir zıpçıktı, işporta malı bir Mevlevi külahı koymuş kafasına, suratında gaz maskesi, güler misin ağlar mısın hadisesi…” ifadelerini kullandı.
Sancar, eylemlerde yer alan gençlerin özelliği hakkında şunları belirtti: “Adam meşru müdafaadan tutuklu değil… Adam hırsızlıkla, gaspla, yağmacılıkla, rüşvetle suçlanıyor. Ondan dolayı tutuklu. Niye tutuklu yargılanıyor? İfade edilen suç ağır ve yüz kızartıcı da ondan. Tamam masumiyet karinesi amenna, ama kendi parti arkadaşlarının itiraflarıyla şikayetleriyle suçlandığı şey: Milletin makamını kullanarak organize hırsızlık. Bir kere bunda anlaşalım.”
Ayrıca, sokakta vandalizm yapan gruba “Bizim Gençler” diyerek tüm Türkiye gençliğini kapsayan tanımlamalar yapmanın yanlış olduğuna dikkat çekti.
Sancar, şehirde polise taş, balta ve fişek atanların davranışlarını eleştirerek, “Şehirde polise taş, balta, fişek atarak her türlü hırtapozluğu yapanlar, kutsal mekânların duvarlarına pisuar muamelesi çekenler, halkın büyük çoğunluğunca seçilerek başkan yapılan bir liderin hânesine (başka yerde edilse cinayet sebebi) cinsiyetçi küfürleri pervasızca edenler…” dedi. Bu davranışları, Kemalist ve modern bir sınıfın çocuklarına atfetti.
Bunların, Müslüman düşmanı, Kürt düşmanı ve Arap düşmanı bir zihniyete sahip olduğunu ifade etti. “Farzımuhal bunlar, kendini Kızılderili katliamcısı Beyaz Adam zanneden devşirilmiş, sabit fikirli ve maalesef dağılmış benliklerdir” dedi.
Sancar, bu sınıfın TV dizisi Yalan Dünya’daki tutumlarına atıfta bulunarak, “Müslümanların kapıcı, temizlikçi, işçi, bahçıvan olmasını sırıtarak kabul eder de iktidara gelip ülkeyi 23 yıl yönetmesine zinhar tahammül edemez” dedi. Ayrıca, “İşte o maskeli terelelliler bu sınıfın çocuklarıdırlar. Şımarık bir nevrotik, aşırı alkolden öfke krizi, telefon ekranından pörtlemiş hurda filozof” ifadesini kullandı.
Bu gençlerin, düşünme yetisine uzak olduğunu vurgulayarak, “Ondandır bu şuursuz ayarsızlar ‘Bizim Gençlik’ diye tanımlanamazlar. Türkiye Gençliğini temsil etmiyorlar çünkü…” dedi.
Sancar, “Bakmayın siz dinli-dinsiz Gladyo yazarlarının feryâdına, bakmayın Kuzey Kore liberali şaşkınların figânına…” diyerek, medya üzerindeki etkileri ve soygundan pay alanların çığlıklarına dikkat çekti. “Gerçek kutuplaştırıcılar kimdir gördük çünkü, sararmış bir 28 Şubat muhtırasıydı o boykot listeleri…” dedi.
Ayrıca, eylem çağrısı yapanların Vandalları kontrol edemeyeceğini anlayınca geri adım attığını belirtti.
Sancar, “Bir haftadır gözümüzün önünden geçenleri unutmayalım ama! Hafıza mühim haddizâtında: Gezi’den bildiğimiz bir zıpçıktı, işporta malı bir Mevlevi külahı koymuş kafasına, suratında gaz maskesi, güler misin ağlar mısın hadisesi…” dedi.
Bu gençlerin, kendilerini “sanatçı” zannedenlerin satışa çıkardıkları Saraçhane ‘kombinleri’ ile gündeme geldiğini ifade etti.
Sancar, “Kızın biri ChatGPT’ye ‘Atatürk yanımızda olsaydı ne derdi’ diye sormuş. Yapay zımbırtı da buna, gençliğe hitabenin özetini yazmış. (Hepsini okuyamıyorlar çünkü)” diyerek, gençlerin düşünce yapısını eleştirdi. “Zekâ dedikleri bu işte” ifadesini kullandı.
Son olarak, metro merdivenlerinde gördüğü iki küçük kızın elindeki kartona yazdıkları “ampulü patlat aşko” sloganına dikkat çekti. “Küçücük çocuklar. Çerçöp bir akıntının içinde savruluyor, bunu da bir sosyalleşme sanıyorlar” dedi. Bu durumun, toplumda nasıl bir etki yarattığını sorguladı.
“Bütün bu saçmalık ta en başında, ‘maddi büyümeye’ kafayı fazla taktığımızda, İnsan Medeniyetini, o kafa çalıştıran kelimeleri küçümsediğimizde mi başlamıştı acaba?” diyerek düşüncelerini sonlandırdı.
Sivas’ta Trafik Kazası: Bir Kadın Hayatını Kaybetti