35,2183$% 0
36,7646€% 0
44,4325£% 0.17
2.966,13%-0,06
2.624,80%0,09
9.724,50%-0,42
Binicilik eğitmeni Semanur Arslan, 20 Ekim akşamı Çankaya ilçesi, Konutkent Mahallesi’ndeki bir gökdelende, arkadaşı Ferhat D.‘nin (43) oturduğu 43’üncü kattaki evin penceresinden düşerek hayatını kaybetti. Olayın ardından evde bulunan Ferhat D. ile Ezgi Ö. (31) gözaltına alındı, ancak ifadelerinin ardından serbest bırakıldılar. Ferhat D., Semanur Arslan’ı tanımadığını ve olay sırasında başka odada olduklarını iddia etti. Ezgi Ö. ise Arslan’ın erkek arkadaşıyla problemleri olduğunu ve sürekli ağladığını öne sürdü.
Semanur Arslan’ın ölümüyle ilgili soruşturma kapsamında, cep telefonunun incelenmesi, otopsi ve toksikoloji raporlarının sonuçları bekleniyor. Arslan’ın, ölmeden önceki not defterine yazdıkları da ortaya çıktı. Semanur Arslan’ın el yazısıyla yazdığı notta, “Hayırla ve sağlıkla çok param var ve zenginim. İhtiyacım olan bütün güce, saygıya, sevgiye ve güvene sahibim. Güvendeyim, etrafımdaki kötü herkesten arındım. Annem beni koşulsuz ve sonsuz seviyor. Mutluyum ve bütün yardıma ihtiyacı olanlara yardım edecek güce sahibim. Çok zenginim; çünkü vücudumun her uzvu sağlıklı, temiz ve güvende.” ifadeleri yer almakta.
Anne Elif Karaca, olay günü kızı Semanur’un eve geldiğini ve arkadaşı Ezgi Ö.’nün de yanında bulunduğunu belirterek, “10 dakika kaldılar. ‘Kapadokya’ya gideceğiz, onun arabası var, onunla gideceğim annecim, yarın da döneceğim’ dedi. Daha sonra sürekli aradım, kızıma ulaşamadım. Pazar günü akşam haberi geldi.” dedi. Notlarında hayallerinden bahsettiğini ve ‘Annem beni koşulsuz seviyor’ ifadesinin yer aldığını dile getiren Karaca, “Yavrum tabii ki anneler koşulsuz sever. Ben çocuğumu istiyorum, ben yavrumu istiyorum.” şeklinde hislerini aktardı.
Olay günü Semanur’un taksi çağırdığını belirten anne Karaca, şunları ifade etti: “Evdekiler ifade verdiler olaydan sonra. Ferhat D. ifadesinde, ‘Kız arkadaşım Ezgi Ö. ile tartıştılar. Sonra kız arkadaşım Ezgi Ö. odaya gitti, kapıyı kapattı. Ben de onu teselli etmek için yanına gittim, kapıyı kapattım. O ara ben odaya gitmeden önce kızın taksi çağırdığını duydum. Daha sonra ses kesilince biz taksi çağırdı ve gitti diye düşündük.'”
Elif Karaca, kızı Semanur’un hayat dolu bir birey olduğunu belirterek, “Bana ‘Sana çok güzel bir hayat kuracağım. Sana çok güzel bir gelecek vereceğim’ derdi. Böyleydi benim kızım. Notlarda çok güzel açıklamış, çok güzel yazmış. Hayallerini anlatmış. Ne olduğunu bilmiyorum. Sadece bildiğim tek şey var, ben ölüyorum. Ben kızımı istiyorum.” dedi. Semanur’un profesyonel olarak 8 yıldır binicilik eğitmenliği yaptığını ve daha önce iki defa attan düştüğünü hatırlatan anne, “Hep ondan korkuyordum. ‘Anneciğim ne olursun bir gün attan düşersin, bir şey olur’ diyordum. Keşke attan düşseydi.” sözleriyle duygularını dile getirdi.
Son olarak, Elif Karaca, “Son geldiğinde hızlıca çıktılar. Bana ‘Anneciğim yarın döneceğim’ dedi. Ama dönemedi. Benim kızımın dönmesine izin vermediler. Benim kızım mümkün değil intihar etmez. Hayat dolu bir çocuktu. Benim kızım asla intihar etmedi.” ifadeleriyle kızının intihar edemeyeceğini vurguladı.
DHA Kaynak: Timetürk
İstanbul’da Bebek Acil Hastalarına Yönelik Dolandırıcılık Davası