36,1021$% 0.16
37,5286€% 0.37
45,0087£% 0.31
3.406,37%-0,52
2.883,36%-0,47
9.802,01%-0,82
Devlet sanatçısı Ayla Erduran, yaşlılığa bağlı sağlık sorunları nedeniyle tedavi gördüğü hastanede 90 yaşında hayata veda etti. Kültür ve Turizm Bakanlığı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Erduran’ın uzun yıllar Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nda solist sanatçı olarak görev yaptığını, Türkiye’yi uluslararası arenada başarıyla temsil ettiğini ve birçok genç sanatçının yetişmesine öncülük ettiğini belirtti. Bakanlık açıklamasında, “Onun sanatı ve bıraktığı eserler müziğimizde ve gönüllerimizde daima yaşayacaktır. Kendisine Allah’tan rahmet, ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz.” ifadelerine yer verildi.
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO), sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda “Uzun yıllar Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestramızda solist sanatçı kadrosunda çalışarak emekli olmuş, Türkiye ve dünyada sayısız konserler vererek uluslararası arenada ülkemizi başarıyla temsil etmiş değerli büyüğümüz Sayın Ayla Erduran Hanımefendi’nin vefat haberini derin bir üzüntüyle sizlerle paylaşıyoruz.” şeklinde duyurdu.
Sanat dünyası, Ayla Erduran’ın vefatı üzerine derin bir üzüntüyle doldu. Keman sanatçısı Cihat Aşkın, sosyal medya hesabından “Kıymetli büyüğümüz, Türk sanat müziğinin en büyük temsilcilerinden Ayla Erduran, tedavi olduğu hastanede bu sabah vefat etti. Allah rahmet eylesin, hepimizin başı sağ olsun.” paylaşımında bulundu.
Piyano sanatçısı Gülsin Onay ise duyduğu üzüntüyü şu sözlerle dile getirdi: “Büyük kemancımız, eşsiz müzisyenimiz artık aramızda değil. Onu sanatıyla, müziğiyle dokunduğu gönüller her zaman hatırlayacak. Müziğiyle yaşattığı duygular, bıraktığı izler silinmeyecek. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Sevenlerinin, ailesinin ve müzik camiamızın başı sağ olsun. Bu topraklardan böyle bir sanatçı geçtiği için ne kadar şanslı olduğumuzu her zaman hatırlayacağız.”
Piyanist Fazıl Say, Ayla Erduran’ın olağanüstü bir keman sanatçısı ve gerçek bir müzisyen olduğunu vurgulayarak, “Onun konserleriyle büyüdük. Onun gibi hür ve özgür ruhlu bir sanatçıyı tanıyarak çok şey öğrendik.” dedi.
Ayla Erduran, müziğe küçük yaşlarda başladı ve ilk konserini yalnızca 10 yaşında verdi. 1946’da Paris Konservatuvarı’na girerek ünlü eğitmen Beneddetti ile çalışmaya başlayan Erduran, 1950’de mezuniyetini tamamladı. 1951-1955 yılları arasında New York’ta Galamian ve Zino Francescatti’nin yanında tekniğini ilerletti ve ABD’nin çeşitli şehirlerinde pek çok konser ve resital verdi.
1957’de Moskova’ya giderek keman çalışmalarına ünlü sanatçı David Oistrakh’ın yanında devam etti. Bu dönemde katıldığı III. Wieniawski Yarışması’nda ödül alarak kariyerine önemli bir başarı daha ekledi. Devlet sanatçısı Ayla Erduran, ayrıca Almanya, Belçika ve Portekiz gibi birçok ülkede de konserler vererek uluslararası müzik sahnesinde önemli bir yer edindi.
Sonuç olarak, Ayla Erduran, hem sanatıyla hem de bıraktığı eserlerle Türk müzik tarihine adını altın harflerle yazdırmış bir sanatçı olarak daima anılacaktır.
Gonca Cilasun’un Göz Alıcı Takıları ve Mardin Telkarisi