Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Hamas ile Görüşmesi ve Ahmet Cevat Paşa’nın Tarihi Rolü
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın Hamas ile Görüşmesi
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İstanbul'da Hamas Şura Meclisi Başkanı Muhammed Derviş İsmail ve Hamas Siyasi Büro üyeleriyle önemli bir görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşmenin, Hamas lideri Yahya Sinvar'ın İsrail saldırısı sonucu şehit edilmesiyle aynı zamana denk gelmesi dikkat çekti. Toplantıda, özellikle Gazze'nin kuzeyindeki insani durum ele alındı. Bakan Fidan, Gazze'de yaşanan insani felakete karşı uluslararası toplumu harekete geçirmek için diplomatik tüm imkanları kullanacağını vurguladı.
Müzakerelerdeki Son Durum
Ayrıca, görüşmede rehine/esir değişimini mümkün kılacak ateşkes anlaşmasıyla ilgili müzakerelerdeki son durum da ele alındı. Hakan Fidan'ın Hamas yetkilileriyle gerçekleştirdiği bu önemli görüşmenin yapıldığı odanın duvarında, Ahmet Cevat Paşa'nın portresi asılıydı. Bu durum sosyal medyada, Cevat Paşa'nın İsrail'e yönelik bir mesajı temsil ettiği yorumlarına neden oldu. Cevat Paşa'nın kimliği ise merak konusu oldu.
Ahmet Cevat Paşa Kimdir?Kabaağaçlızade Ahmed Cevad Paşa (1851, Şam - 10 Ağustos 1900, İstanbul), Osmanlı Devleti'nin 19. yüzyıldaki önemli komutanlarından ve sadrazamlarından biridir. II. Abdülhamit döneminde 4 Eylül 1891 - 9 Haziran 1895 tarihleri arasında sadrazamlık yapmış; bu dönemde, özellikle Ermeni meselesi gibi önemli konularla ilgilenmiştir. Askerlik kariyerinin yanı sıra, tarih yazarlığı da yapmış ve bilimsel konularda eserler vermiştir. En önemli eseri "Tarih-i Askeri Osmani" (Osmanlı İmparatorluğu Askeri Tarihi)dir. Aynı zamanda, sanat alanında pek çok tanınmış kişiyi yetiştiren Şakir Paşa ailesinin bir ferdi olup, Cevat Şakir Kabaağaçlı'nın amcasıdır.
93 Harbi (1877-78)- 93 Harbi olarak da bilinen Osmanlı-Rus Savaşı sırasında Tuna ordusunda görev almıştır.
- Cephedeki başarıları sayesinde çeşitli nişanlarla ödüllendirilmiş ve Şubat 1878'de miralay (albay) rütbesine terfi etmiştir.
- 93 Harbi'nden sonra Berlin Antlaşması ile bağımsızlığını kazanan Karadağ'a 1884 yılında elçi olarak atanmış ve bu göreve giderken Mirliva rütbesine terfi ederek Paşa unvanını almıştır.
- Sultan II. Abdülhamid tarafından dikkatle izlenmiş ve dönüşünde İstanbul'da Teftiş-i Askerî Komisyonu üyeliğine getirilmiştir.
- Girit'teki karışıklıklar nedeniyle Girit fevkalade kumandanlık ve vali vekilliğine atanmıştır.
- Girit valiliğinde gösterdiği başarılar sayesinde 1891 yılında sadrazam olarak atanmış ve dört yıl bu görevi sürdürmüştür.
- Sadrazamlık döneminde iç ve dış barışı korumak amacıyla aktif bir siyaset izlemiştir.
İstanbul'dan Kudüs'e kadar uzanan bir seyahat yapacak olan İmparator II. Wilhelm'in güvenliğini sağlamak için görevlendirilmiştir. Bu görevi başarılı bir şekilde yerine getirmiştir. İmparator, 16 Kasım 1898 tarihinde seyahatini tamamlamıştır. Ardından İstanbul'a dönmesine izin verilmemiş ve 5. Ordu Komutanı olarak atanmıştır. 5. Ordu Komutanı olarak görev yaptığı sırada Şam'da rahatsızlanmış; doktorların tavsiyesi üzerine İstanbul'a dönmüş ve 1900 yılında hayatını kaybetmiştir. Fatih'te, anne ve babasının mezarlarının bulunduğu Emir Buhari Camii haziresine defnedilmiştir. Sadrazamlığı döneminde, Babıali bahçesine memurların boş zamanlarında kitap okumaları için yaptırdığı kütüphane, günümüzde “Cevat Paşa Kütüphanesi" olarak anılmaktadır.
Kaynak: Vikipedi, Timetürk