Dr. Mehmet Arslan ve 5816 Sayılı Kanun Üzerine Tartışmalar
Geçtiğimiz 10 Kasım'da, her yıl olduğu gibi Atatürk'ü anma etkinlikleri düzenlendi. Ancak, bu etkinlikler sırasında "putlara tapınmayın" uyarısında bulunduğu için tutuklanan Dr. Mehmet Arslan, 5816 sayılı kanunun mağduru oldu. Sosyal medya üzerinden gündeme gelen bu tutuklama, aynı kanunun yeniden tartışma konusu haline gelmesine neden oldu.
Bedri Gencer'den 5816 Yazısı
Eski bir Atatürk Araştırma Merkezi Bilim Kurulu üyesi olan Bedri Gencer, sosyal medya hesabından 5816 sayılı kanunla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenerek bu kanunun kaldırılması çağrısında bulundu. Gencer, bu kanunun, Atatürk'e hakaret edenlerin ceza almasını sağlamaktan ziyade, bazı grupların istismarına hizmet ettiğini belirtti.
Son Kale: Kemalizm
8. Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal, 1991 yılında Terörle Mücadele Yasası çerçevesinde faşist ve komünistlerin cezalandırıldığı 141-142. maddelerin yanı sıra Müslümanların cezalandırıldığı 163. maddeyi de kaldırdı. Özal'ın, Türkiye'de tam demokrasi için 5816 sayılı kanunu da kaldırmayı planladığı düşünülüyordu. Ancak derin güçlerin, bu kanunu koruduğu biliniyor. Çünkü Türkiye'de dinî ve komünist diktatörlük ihtimalleri varken, Kemalist diktatörlük gerçeği mevcuttu. 5816 sayılı kanunun çıkarılması, bu karanlık tezgâhın bir parçasıydı.
Kanunun Geçmişi ve Amacı
5816 sayılı kanun, Atatürk heykel ve büstlerine saldıran Ticaniler adlı gizemli bir tarikatın eylemleri üzerine, 1951 yılında Menderes Hükümeti tarafından çıkarılmıştır. Oysa dünyada kanunla korunan bir millî kahraman yoktu ve bu tür bir kanun, Atatürk'e hakaret olarak yeterli olabilirdi.
Atatürk'ü Koruma Kanunu Kime Yarıyor?
Asıl sorgulanması gereken, bu kanunun Atatürk'ü korumaktan çok kime ve neye hizmet ettiğidir. İşte bazı noktalar:
- Atatürk Maskeli Hırsızları Koruma: Bu kanun, Atatürk'ü korumaktan ziyade, Atatürk maskesi altında faaliyet gösteren çıkar gruplarını korumaktadır. Uğur Mumcu’nun dediği gibi, "Bu memlekette banka soyarken kar maskesi, ülke soyarken Atatürk maskesi taktılar."
- Kutuplaşmayı Pekiştirme: “Böl ve yönet” mantığıyla toplumu daha fazla kutuplaştırarak, Atatürk adına kurulan Kemalist diktatörlüğü güçlendirmeye hizmet etmektedir.
- Haklı Talepleri Bastırma: Mülga 141-142. ve 163. maddelerin kapsamına giren haklı talepleri bastırmakta, bu da 5816 sayılı kanunun bir başka karanlık amacıdır.
Kısacası, 5816 sayılı kanun, Atatürk'ü korumaktan ziyade, Atatürk istismarına ve Müslümanlara zulme yaradı.
Dr. Mehmet Arslan'ın Durumu
Son örnek olarak, Dr. Mehmet Arslan'ın tutuklanmasını ele alabiliriz. Atatürk'e hakaret mi etti? Hayır! Sadece, toplumda yaygın olan putperestliği eleştirerek, “Putlara tapınma! Saygı Allah'a olur” dediği için tutuklandı. Bu durumda, Allah'ın kâinatı sevgisinden yarattığı, milletimizin "Mehmetçik" dediği Peygamber Efendimize (s.a.v.) rahatça hakaret edilirken, putperestliğe karşı çıkan bir vatandaşın tutuklanması oldukça düşündürücüdür.
5816 Sayılı Kanunun Kaldırılması Çağrısı
Bir Atatürk Araştırma Merkezi Bilim Kurulu üyesi olarak, acilen 5816 sayılı kanunun kaldırılması gerektiğini vurgulamak istiyorum. Bu kanunun kaldırılmasıyla:
- Dünyada misli olmayan kanunla koruma ayıbı ortadan kalkacak.
- Atatürk istismarı sona erecek.
- Maskeler düşecek, gerçek Atatürk severler ortaya çıkacak.
- Atatürk üzerinden kutuplaşma son bulacak ve sosyal huzur sağlanacak.
- Fikir ve ifade hürriyeti pekişecek.
Kaynak: Timetürk