Irak Türkmeni Aslan’ın Anıları ve Osmanlı Dönemi Özlemi

Irak Türkmen'i Aslan'ın Anıları



Irak'ın Osmanlı Devleti'nin kontrolü altında bulunduğu dönemi özlemle anan Irak Türkmeni Aslan, İngilizlerin Musul'a giriş zamanı ile ilgili anılarını dün gibi hatırlıyor. Sağlık durumu ve hafızası oldukça yerinde olan Aslan, 6 çocuk babasıdır ve 1 Temmuz 1902'de tamamen Türkmenlerden oluşan Telafer ilçesinde dünyaya gelmiştir. Osmanlı Devleti'nin yanı sıra 1. ve 2. Dünya Savaşları, Irak'ın krallık ve Cumhuriyet dönemleri ile Baas Partisi dönemini de deneyimleyen Aslan, en çok Osmanlı dönemini hasretle yad ettiğini ifade ediyor.

Aslan, doğduğu 1902 yılından beri Musul'dan başka hiçbir yere gitmediğini ve ömrünün büyük bir kısmını Telafer'de geçirdiğini belirtiyor. Birinci Dünya Savaşı sırasında Irak'ın işgali sırasında yaşanan olayları hatırlayarak, "İngiliz askerleri Telafer ilçesini batı yönünden işgal etmeye başladılar. Gençtik ve çok korktuk, onları pencerelerden ve kapı aralıklarından izledik." diyor.

İngiliz işgali sırasında zor günler ve kıtlık yaşadıklarını aktaran Aslan, o dönemde İngiliz askerlerinin ilçeden geçerken yanlarında erzak ve silah taşıdığını ifade ediyor. İşgal günlerinde Telafer'in tarihi kalesine çıkmalarının yasaklandığını ve genç bir kız olduğu için ailesinin onun dışarı çıkmasına izin vermediğini dile getiriyor.

Osmanlı Döneminin Güzel Anıları

Çocukluk ve gençliğinin Osmanlı döneminde çok güzel geçtiğini vurgulayan Aslan, o dönemlerde memlekette herhangi bir sorunun yaşanmadığını ve bu dönemi özlemle hatırladığını aktarıyor. Osmanlı döneminde Telafer ve Musul'un oldukça istikrarlı bir yer olduğunu belirten Aslan, "Osmanlı döneminde güvenli, istikrarlı ve güzel bir sosyal hayatımız vardı." ifadelerini kullanıyor.



Birinci Dünya Savaşı'nın patlak verdiği zamanı iyi hatırladığını söyleyen Aslan, "Savaş başladığında yaşım küçüktü ama akrabalarımdan genç erkeklerin hepsi seferberliğe katıldı." diyor.

Telafer'deki Kaça Kaç Olayı'nın Tanığı

İngilizlerin Irak'ı işgal etmesinin üzerinden yaklaşık iki yıl geçtikten sonra, Telafer'de Türkmenler tarafından başlatılan ve daha sonra tüm Irak'a yayılan Kaça Kaç Ayaklanması'nın da tanığı olan Aslan, tüm Telafer halkının tek yumruk olup İngiliz işgaline karşı direniş gösterdiğini aktarıyor. İşgal ve ayaklanma döneminde büyük zorluklar çektiklerini ve ciddi bir kıtlık yaşadıklarını dile getiren Aslan, o dönemde aylarca ekmek ve hurma hoşafı tükettiklerini belirtiyor.

Telafer'in eski düğün geleneklerinden de bahseden Aslan, eski düğünlerin çok güzel geçtiğini ifade ediyor. Damat, kızı evinden almak için atla geldiğini ve gelini ata bindirerek davul zurna eşliğinde kendi evine götürdüğünü anlatıyor. Kendisinin de aynı şekilde ve o dönemin geleneklerine uygun olarak evlendiğini belirten Aslan, düğününün 3 gün 3 gece sürdüğünü dile getiriyor.

Kaynak: Timetürk