35,2068$% 0.3
36,7672€% 0.92
44,3202£% 0.7
2.968,33%1,32
2.622,74%1,01
9.724,50%-0,42
İstanbul’da “yenidoğan çetesi”ne yönelik açılan davada toplamda 47 şüpheli bugün hakim karşısına çıktı. Çetenin bebek acil hastalarını anlaşmalı özel hastanelere sevk ederek ölümlerine neden olduğu iddialarıyla başlatılan bu önemli davada, çete liderinin aylık geliri dikkat çekici bir şekilde ortaya kondu. İşte olayın detayları…
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı kapsamlı iddianamede 10 ölü bebek, 5 müşteki, 19 hastane ve 47 sanık yer alıyor. Çetenin faaliyet gösterdiği hastanelerin büyük bir bölümünün faaliyeti durdurulmuş ve tabelaları sökülmüş durumda. Ayrıca, İstanbul İl SGK, suçtan zarar gören taraf olarak iddianamede belirtilmiş.
İlk duruşma, çeşitli tartışmalarla başladı. Mahkeme başkanı, duruşmayı başlatmadan önce 15 dakika ara vererek salonun boşaltılmasını talep etti. Duruşma salonuna 22’si tutuklu olmak üzere toplam 41 sanık alındı. Duruşmaya Türkiye’nin dört bir yanından pek çok baro başkanının katılmak istemesi dikkat çekti.
Sanık olarak ifade veren Sarı, kimlik tespitinde bekar olduğunu ve 2 çocuk babası olduğunu belirtti. Klinik doktoru olduğunu iddia eden Sarı, 400 bin lira aylık gelir elde ettiğini ifade etti.
Mahkeme salonunda sanıkların başlarını kaldırmamaları ve izleyicilerin sanıklara tiksinerek bakmaları dikkat çekti. Davaya katılan Yağız Karan bebeğin babası, “Oğlum sapasağlam doğdu, fakat hastanede kalbi durdu ve çocuk yüzde 90 engelli kaldı” diyerek davaya katılmak istediklerini vurguladı.
Duruşma sırasında, avukat Ömer Kavili’nin gösterdiği tepkiler üzerine mahkeme başkanı, duruşmayı düzenleyen avukatı dışarı çıkardı ve “Söz almadan konuşan herkes dışarı çıkarılacak” şeklinde uyarıda bulundu.
Dava, 5 gün sürecek ve her gün sanıkların savunmaları alınacak. İddianamenin okunmasının ardından sanıklar, savunmalarını yapacaklar.
İddianamede yer alan Sağlık Bakanlığı müfettiş raporunda, bir bebeğin yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybettiği, diğer bir bebeğin ise kalbi duran bebeğin canlandırılmaması talimatı verilen doktor tarafından ölümüne sebep olduğu belirtilmiştir. Diğer bebeklerin de sağlık hatalarından dolayı hayatını kaybettikleri ifade edilmiştir.
İddianamede, Ayaz K. bebeğinin kalp yetmezliği nedeniyle özel hastaneye sevk edilip burada hayatını kaybettiği, hastanenin yetersizliği nedeniyle ölümünden hastane yöneticilerinin de sorumlu olduğu ifade edilmiştir. Ayrıca, Havvanur bebek ile ilgili olarak, ölüm raporunun yanlış yazıldığı ve bebeğin yetersiz beslenmeden öldüğü kaydedilmiştir.
Kaynak: Timetürk
İstanbul’da Gazeteci İlker Yağmur’un Trafik Kazasında Hayatını Kaybetmesi