Jennifer Garner’ın Çiftlik Hayatı ve Doğaya Kaçışı

Doğaya Kaçış: Ünlülerin Çiftlik Hayatı

'Doğaya kaçış' akımı, gösteri dünyasının ünlü isimleri tarafından hızla benimseniyor. Pırıltılı şehir hayatını geride bırakarak, sahip oldukları çiftliklerde huzur arayan bu ünlülerin, magazin dünyasında sıkça yer aldığını biliyoruz. Ancak bunun yanında, doğanın nimetlerinden faydalanan ve böyle bir ortamda büyüyen ünlüler de mevcut. İşte bunlardan biri de Hollywood'un gözde isimlerinden Jennifer Garner.

Genellikle filmleriyle tanınan Jennifer Garner, boşanmış olduğu Ben Affleck ile olan ilişkisiyle de hatırlanıyor. Kırmızı halıda en şık kıyafetleriyle boy gösteriyor olsa da, Garner'ın bir başka tutkusu daha var: Doğa. Boşandıktan sonra çocuklarıyla birlikte sakin bir yaşam sürmeyi tercih eden Garner, toprakla iç içe bir hayatın keyfini çıkarıyor. Ailesinin 1936'dan beri sahip olduğu Oklahoma'daki çiftlik, onun doğaya olan sevgisini pekiştiriyor. Bu çiftlikte en çok sevdiği şey ise balkabağı yetiştirmek.

Geçtiğimiz günlerde, ABD'de kutlanan Ulusal Çiftçiler Günü dolayısıyla sosyal medya hesaplarından çiftlik hayatına dair esprili paylaşımlar yaptı. Büyükanne ve büyükbabasının yıllar önce satın aldığı bu çiftlik, Garner'ın çocukluğunun geçtiği yer. Zaman içinde, Garner'ın büyükbabası Birinci Dünya Savaşı sırasında aldığı ikramiyeyle bu çiftliği satın almış. İlk başta elektrik ve su olmayan bu yer, zamanla genişletilerek tarım yapılabilir hale geldi. Aile, patates, domates, fasulye, soğan ve salatalık gibi sebzeleri yetiştirirken, aynı zamanda tavuk ve inek de beslemeye başladı.

Büyükanne ve büyükbabanın vefatından sonra çiftlik, Garner'ın amcaları arasında el değiştirdi. En sonunda, çocukluğundan beri çok sevdiği bu çiftliği Robert Amca'sından satın aldı. Modern bir ev inşa edilen çiftlik, şimdi Garner'ın toprakla bütünleştiği ve huzur bulduğu bir yer haline geldi. Ünlü oyuncu, sıkça burada çektiği video ve fotoğrafları sosyal medya hesaplarından paylaşıyor. Bitkilerini toprağa dikerken onlara sevgi dolu sözler sarf ediyor ve annesiyle birlikte yetiştirdikleri balkabaklarını özellikle önemsiyor.

Jennifer Garner, eski eşi Ben Affleck'ten boşandıktan sonra kendine huzurlu bir yaşam alanı yaratma arayışına girdi. Çocuklarının okul çağında olması nedeniyle büyük şehirde yaşamak zorunda kalan Garner, buna rağmen çiftlik hayatını aratmayan bir yuva kurmayı başardı. Bu süreçte, uzun bir arayışın ardından sıfırdan bir ev inşa etmeye karar verdi. Tasarımcı Brooke Giannetti ve mimar Steve Giannetti ile işbirliği yaparak, tam istediği gibi bir yaşam alanına sahip oldu.

Garner'ın yeni evinde, oğlu için Harry Potter temalı bir çalışma odası, balıkları için büyük bir akvaryum ve çocuklarıyla birlikte pijama partisi yapabileceği özel bir oda gibi eşsiz detaylar bulunuyor. Üç çocuğunun da okumayı sevmesi nedeniyle bir okuma odası da evde yer almakta. Ayrıca, geniş bahçesinde kekik ve lahana gibi otlar yetiştiriyor. Mutfak, onun en sevdiği alanlardan biri; burada çocukları ve arkadaşları için yemek pişiriyor.

Bazen, Garner ve arkadaşları bahçede kurulan ateşin etrafında oturup, battaniyelere sarınarak gecenin keyfini çıkarıyorlar. Jennifer Garner, sahip olduğu bu ev için minnettarlığını gizlemiyor. "Burada yaşayabildiğim için, çocuklarım burada benimle olduğu için minnettar hissediyorum," diyor.

Jennifer Garner, ailesinin çiftliğinde doğayla iç içe bir yaşam sürerken, hem çocuklarına hem de kendisine huzurlu bir yaşam alanı yaratmayı başarmış durumda. Bu çiftlik, onun için sadece bir mekan değil, aynı zamanda bir yaşam felsefesi haline gelmiş durumda.