Lidya’nın Yeni Rolü ve ‘Güzel Aşklar Diyarı’ Projesindeki Deneyimleri
“Güzel Aşklar Diyarı” ile başlayalım...
Herkes bu projeden bahsediyor, sizin için nasıl bir tecrübe oluyor?
Bu proje benim için derin bir keşif yolculuğu. Bir yandan dünyadan izole olmuş hissediyorum, diğer yandan kendi iç serüvenimin tadını çıkarıyorum. Çekimlerimizi Kapadokya’nın eşsiz doğal güzellikleri arasında gerçekleştiriyoruz ve buranın atmosferi, hikâyemize bambaşka bir derinlik katıyor. Kendime ve oynadığım karaktere her geçen gün daha da yakınlaştığım, ilham verici bir süreç yaşıyorum.
Lal karakteri için imaj yenilediniz.
Sadece imajınız değil, hayatınızda da birçok şey değişmiştir. Bu aralar nasıl bir Lidya var, sizden dinleyelim...
Bu imaj değişikliğiyle birlikte yeni enerjiler keşfettim. Bu, cesur ve doğru bir karardı. Hem fiziksel hem de ruhsal olarak daha farklı bir aşamadayım. Şu sıralar her ne yaparsam yapayım, her şeyin aslında olması gerektiğine inanarak yaşıyorum. Oluşturduğum bu dünyada her şey sade ve kendi ritminde akıyor.
HER SAHNEMDE KENDİMİ ROLE TESLİM ETMEYE ÇALIŞIYORUM
İlk bölümde izleyici Lal’e çok üzüldü, ikinci bölümde ise bambaşka bir Lal ile karşılaştık. Adeta dikenleri bileyip yeniden doğdu sanki... Karakterdeki bu hızlı değişiklik performans olarak sizi zorladı mı?
Gerçekten muazzam bir Lal geliyor. (Gülüyor) Zorluk yaratan bir karakter değil. Aksine, onun her haline hak verdiğimde ben büyük bir keyif alıyorum. İzleyiciye de bu keyfi yansıtmak için sabırsızlanıyorum.
“Güzel Aşklar Diyarı”, çok sürükleyici bir yapım...
Sizi en çok zorlayan sahne hangisi oldu?
Yapımımızın sürükleyiciliği, hikâyemizin dinamik yapısıyla doğrudan bağlantılı. Seyircideki merak duygusunu uyandıran bu dinamik aslında bende de oldukça fazla. Bu nedenle elimdeki metinle ne yapacağımı ben de merak ediyorum. Bu merak ve yolculukta zorlandığım bir sahne oldu diyemem. Elbette her şey çok kolay değil. Ama her sahnemde kendimi role teslim ederek o anı yaşamaya çalışıyorum.
GELENEKLERİ SEVİYORUM AMA ÖZGÜR RUHUMUN PEŞİMDEYİM
Lal için Arhan’a son derecede âşık, saplantılı diyebilir miyiz? Siz onu nasıl yorumluyorsunuz?
Arhan, Lal’in ilk aşkı. Bu nedenle aşkın ne olduğunu henüz yaşayarak öğreniyor. Ancak ben ona saplantılı demem; bence onun umutlarına karşı inancı oldukça güçlü.
Siz hayatınızda hiç böyle bir aşk yaşadınız mı?
Henüz böyle bir aşk deneyimim olmadı.
Lal köklerine çok bağlı, peki siz?
Sivaslı olarak köklerimi tanıyorum. Ancak bu bağım beni sınırlamıyor. Gelenekleri seviyorum, ama özgür ruhumun da peşindeyim. Hayallerime giden yolda doğru yerde olduğuma inanıyorum.
Çok genç ve yolun başında bir oyuncu olarak bu denli başarılı bir projede yer alıyorsunuz. İllaki hayalleriniz gerçek olmuştur ama geriye dönüp baktığınızda bu kadarını tahmin ediyor muydunuz?
Açıkçası çok büyük hayaller kuruyorum. Hayallerime giden yolda doğru yerde olduğuma inanıyorum. Her yeni deneyim beni daha da ileriye taşıyor.
Mesleğinizde ulaşmayı hedeflediğiniz yeri nasıl tanımlarsınız?
Mesleğimde ulaşmak istediğim yeri tanımlamak zor; ancak kendi sınırlarımın dışına çıkabileceğim rollerle hem kendimi hem de izleyiciyi etkilemek istiyorum diyebilirim.
Oldukça yetenekli olduğunuzu göz önüne alırsak, bunu besleyecek neler var hayatınızda?
Çok teşekkür ederim. Bence iyi bir aile, ardından iyi bir psikoloji ve kaliteli bir eğitim beni besledi. Etrafımda beni destekleyen insanlar sayesinde motivasyonumu hep koruyorum. Ayrıca yaşamın içinde sürekli gözlem yaparım. Farklı coğrafyalarda, çeşitli insanlarla karşılaştım ve hepsinden bir şeyler kaptım. Bence bir oyuncu olarak hayata her zaman açık olmalıyız.
Kaynak: Hürriyet