35,0626$% 0.02
36,2970€% -0.22
44,2886£% 0.19
2.911,70%-0,26
2.584,81%-0,25
9.915,76%-0,95
17 Ekim 2024 tarihinde Malatya’da gerçekleşen 5.9 büyüklüğündeki deprem, haritalarda yer almayan bilinmeyen bir fay hattında meydana geldi. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi’nden Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu, uydu verilerinin, Pütürge fayının batısından devam eden bir fayın varlığına işaret ettiğini belirtti. Bu durum, Malatya’da yaşanan depremin, daha önce haritalarda tespit edilemeyen bir noktada meydana geldiğini göstermektedir.
Prof. Dr. Kutoğlu, Malatya bölgesindeki depremlerin, 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen büyük depremler sonrasında enerji aktarımı sonucu oluştuğunu vurgulayarak, bu bölgedeki bilinmeyen fay hatlarının gelecekte daha fazla deprem üretebileceğine dikkat çekti. Kutoğlu, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Afet Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin kurucusu olarak, daha önce de Malatya’daki depremlerle ilgili uyarılarda bulunmuştu.
Geçen sene 8 Ocak ve 25 Ocak tarihlerinde meydana gelen depremlerin de aynı bilinmeyen fay üzerinde gerçekleştiğini belirten Kutoğlu, “Uydudan elde ettiğimiz yer hareketlerine göre, Pütürge fayının batısından devam eden ve henüz haritalarda yer almayan bir fayın varlığına işaret ediyor. Bu deprem de aynı hat üzerinde meydana geldi,” şeklinde konuştu.
6 Şubat 2023’te yaşanan büyük depremler sonrasında, bu fay hattının kuzey kollarına enerji aktarıldığını ifade eden Kutoğlu, 500 kilometrelik bir fay segmentinin kırıldığını ve bu durumun bölgedeki farklı fay hatlarına enerji yüklediğini vurguladı. “Malatya’nın kuzey kollarına enerji aktarımı oldu, bu da yeni depremleri tetikliyor,” dedi.
Bu bölgedeki bilinmeyen fayların, önümüzdeki süreçte 5 ve üzerinde depremler üretmeye devam edeceği öngörülüyor. Prof. Dr. Kutoğlu, “Bu faylar uzunluklarına baktığımızda geçmişte de büyük depremler üretmişlerdir. Örneğin, Pütürge fayının en son 1905’te kırıldığını ve o dönemde 6.8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldiğini biliyoruz. Bu fayın, 7.2 büyüklüğünde bir deprem üretme kapasitesi de bulunuyor,” ifadelerini kullandı.
Gerçekleşen 5.9 büyüklüğündeki depremin, 6 Şubat depremlerinin artçısı olarak nitelendirilemeyeceğini vurgulayan Kutoğlu, “Bu faylar bağımsız segmentlerdir. 6 Şubat’taki büyük depremin enerji aktarımı ile stres yüklenmiş ve bu nedenle erken bir kırılma meydana gelmiş olabilir,” dedi.
Henüz resmi fay haritalarına işlenmemiş olan bu fayın büyüklüğünün ve kapasitesinin tam olarak bilinmediğini belirten Kutoğlu, “Bu depremin bir öncü mü yoksa ana deprem mi olduğunu şu aşamada söylemek zor. Ancak, bu bölgedeki bilinmeyen faylar ciddi bir deprem riski oluşturuyor. Jeolojik ve paleosismolojik çalışmalarla bu fayların doğrulanması gerekiyor,” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Timetürk
Denizli’de Vahşi Cinayet: Merve Acar’ın Ölümü ve Aile Tehditleri