34,5526$% 0.14
36,2092€% -0.15
43,5531£% -0.17
2.985,04%0,79
2.687,69%0,60
9.367,77%3,72
Son zamanlarda eski hareketli yaşam tarzından uzaklaşıp, eşi Carter Reum ile oğlu Phoenix ve kızı London ile daha sakin bir hayat sürdüren Paris Hilton, yine dikkat çekici bir adım atarak gündeme geldi. Gençlik yıllarından bu yana pembe rengin hakim olduğu bir malikanede yaşayan Hilton, sahip olduğu lüksle sınırlı kalmadı. Hatta sadece kendisi değil, çok sevdiği köpeklerinin bile kendilerine ait lüks bir malikanesi var. Ancak bu kadarla sınırlı değil; Paris Hilton’un bir de pembelere bürünmüş özel jetine sahip olduğu biliniyor.
Sosyetik güzel, geçtiğimiz günlerde özel jetinin içini nasıl döşediğini sosyal medya hesabından takipçileriyle paylaştı. Los Angeles’tan New York’a uçan Hilton, bu sırada elindeki cep telefonuyla özel jetinin detaylarını gösteren videolar çekti. Paylaştığı görüntülerde, uçağının içinin de evindeki gibi pembe ve beyaz renklerle döşenmiş olduğu dikkat çekti.
Yolculukta Rahatlığı İhmal Etmiyor
Hilton’un özel jetinin ana kabininde yer alan yataklar, pembe battaniyeler ve çok sayıda yastıkla donatılmış. Pembe uyku maskeleri de bu lüksü tamamlayan bir diğer detay. İki karşılıklı yatağın yanı sıra deri koltuklar da mevcut. Paris Hilton’un “üç odalı” özel jetinde mermer tezgahlarla donatılmış bir mutfak da var. Bu mutfak, lüks bir evin mutfağında bulunan birçok gereci barındırıyor. Özel jetin banyo kısmına giden yol ise, ortamı renklendirmek amacıyla büyük bir buket kırmızı gülün yer aldığı bir vazoyla süslenmiş.
Hilton, New York’a ulaştıktan sonra Manhattan’daki evinde de yaşadığı çevreyi göstermekten vazgeçmedi. Lüks evinde çektiği bir dizi videoyu sosyal medya takipçileriyle paylaştı. Sosyetik güzelin özel uçağının dış görünüşü sade; ancak içi, tam da onun zevkini yansıtan detaylarla dolu.
Son Dönemde Çocuklarını Paylaşıyor
Paris Hilton’un bu yeni paylaşımları, takipçilerini biraz şaşırttı. Zira sosyetik güzel, evlenip iki çocuk annesi olduktan sonra genellikle oğlu Phoenix ve kızı London ile çektiği görüntülerle dikkat çekiyor. Yani, anne olmadan önceki hayatına veda etmiş gibi görünüyor. Bunun son örneklerinden biri de geçtiğimiz ay ortaya çıktı. Hilton, oteller zincirinin varislerinden biri olarak dünyaya gelse de kendi parasını kazanmak için de çabalıyor. Son olarak, çocuklarının verdiği ilhamla bir organik bebek giyimi koleksiyonu hazırladı. Bu koleksiyonu hem bir mağaza zincirinde hem de internet üzerinden satışa sundu. Paris, oğlu Phoenix ile kızı London’a da kendi koleksiyonundan ürünler giydirerek, bir anlamda onları kendi ürünlerine model yaptı.
Eski Çılgın Hayatından Eser Kalmadı
2021 yılında Carter Reum ile evlendikten sonra Paris Hilton’un hayatı kelimenin tam anlamıyla değişti. Gece kulüplerinde sabahlayan o asi kızı gitti; yerine çocuklarına adanmış bir anne geldi. Ancak, Paris’in anneliğe geçişi de oldukça dikkat çekiciydi. Annesi Kathy “Paris çocuk doğurmak için uğraşıyor ama bir türlü çocuğu olmuyor” dedikten kısa bir süre sonra oğlu Phoenix Barron dünyaya geldi. Bu haber ilk duyulduğunda herkes oldukça şaşırdı çünkü kimse Hilton’u hamile görmemişti. Zaten Hilton, bebeğinin taşıyıcı anne aracılığıyla doğduğunu açıkça ifade etti. 2023 yılının ocak ayında dünyaya gelen Phoenix’in ardından, daha bir yıl bile geçmeden kız kardeşi London dünyaya geldi. Onu da ağabeyi gibi bir taşıyıcı anne doğurdu.
Her ne kadar Paris Hilton çocuklarını kendisi doğurmasa da, onları kollarına aldıktan sonra gerçek bir anneye dönüşmüştü. Paris, aslında anne olmadan yıllar önce kendi bebeğini doğurmaktan korktuğunu açıkça söylemişti.
Anneliği Hissetmek İçin Protez Karın Kullandı
Dünyaya gelecek kızının adını bile çok uzun süre önce belirleyen Hilton, o korkusunu bir türlü yenemedi. Anılarını kaleme aldığı Paris: The Memoir adlı kitabında bu konuya geniş yer ayırdı. Her ne kadar hamile kalıp bebeklerini dünyaya getirmese de, taşıyıcı anne çocuğunu karnında taşırken kendisi, hamileliğin nasıl bir duygu olduğunu anlayabilmek için protez hamile karnı taktığını yazdı. Paris Hilton bu konudaki düşüncelerini şu şekilde ifade etti: “Hamileliğin nasıl bir his olduğunu bilmek istiyordum. Bunun için de protez bir hamile karnı aldım ve evde gün içinde onu taktım.”
Hilton, kitabının bu bölümünde “Bunun kulağa çılgınca geldiğini biliyorum. Ama bu yolla da olsa bunun nasıl bir durum olduğunu hissetmek istedim. Karnımdaki ağırlığı hissediyordum. Ellerimi onun üzerine koyup okşuyordum: Önümüzde kocaman bir hayat hissediyordum” diye yazdı.
Ancak Hilton, bir süre sonra bunun aptalca bir fikir olduğu kanısına vardı. Sonradan fikrinin nasıl değiştiğini de şöyle belirtti: “Birilerinin benim hamile olduğumu görüp görmemesi önemli değildi. Benim duygusal hamileliğim gerçekçi ve değerliydi. Bebeğimin tam olması gereken yerde olduğunu her gün daha sıcacık bir hale gelip büyüdüğünü bilmek beni mutlu etti.”
Aynı Yıl İçinde İki Bebek Sahibi Oldular
Paris Hilton ile Carter Reum, ilk bebekleri Phoenix’i geçen yılın ocak ayında kucaklarına aldı. Kızları London da yine geçen yılın kasım ayında dünyaya geldi. Hilton, birçok kişinin bunun bir hata olduğunu düşündüğünü ama başından beri bu durumun planlanmış olduğunu belirtti. Bu durumu da kitabında şöyle anlattı: “Hayalimiz bir erkek ve bir kız çocuğa sahip olmaktı. Farklı ama birbirine yakın zamanlarda doğacaklardı. Böylece ikiz gibi büyüyeceklerdi.”
Görünüşe göre Paris Hilton ile Carter Reum, bu hayallerini gerçekleştirdiler. Sadece 10 ay arayla önce bir erkek, sonra da bir kız çocuğa sahip oldular.
İki Bebeği de İki Farklı Taşıyıcı Anne Doğurdu
Bu arada Hilton ile Reum’un bebeklerinin ikisini de aynı taşıyıcı anne doğurmadı. Bunun yerine iki farklı taşıyıcı anne kullandılar. Hilton’a göre bu durum bir gerçek hayat mucizesi. Sosyetik güzelin “melek taşıyıcı anneler” diye tanımladığı bu iki kadın da aynı yıl içinde hamile kaldı ve yine aynı yıl içinde bebekler dünyaya geldi. Her ne kadar kendisi hamile kalıp dünyaya getirmemiş olsa da Paris Hilton, iki çocuğunun doğumundan sonra nefes almaya bile korkar hale geldi. Kendi deyimiyle “gözlerini kafesteki bu iki kuştan ayıramaz oldu.” Çünkü onun kitabında yer verdiği kelimelerle tanımlamak gerekirse, ikisi de “çok kırılgan, çok değerli.”
Kaynak: Hürriyet
Paulina Porizkova’nın Oğlunun Düğününde Duygusal Anlar