Prof. Dr. Peynircioğlu’nun Dolandırıcılık Olayı ve Eş Zamanlı Operasyon

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Dolandırıcılık Olayı: Prof. Dr. Peynircioğlu’nun Başına Gelenler

24 Temmuz tarihinde, Prof. Dr. Peynircioğlu’nun telefonuna ulaşan bir kişi, kendisini MİT personeli olarak tanıttı. Bu kişi, bankada bulunan hesaplarından terör bağlantılı hesaplara para aktarımı yapıldığını öne sürdü. Ardından, İstanbul Emniyet Müdürlüğü özel kalem personeli olduklarını iddia eden başka bir dolandırıcı, sahte dekontlar göndererek Peynircioğlu’nu paniğe sürükledi.

Sonuç olarak, Prof. Dr. Peynircioğlu, 15 milyon TL değerindeki bir miktarı Çanakkale Güzelyalı’da bulunan bir şahsa, 20 milyon TL değerindeki diğer bir miktarı ise İntepe’deki başka bir kişiye teslim etti. Bu süreçte, dolandırıcıların sürekli olarak kendisini aradıklarını belirten Peynircioğlu, ‘Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’ni okuyup ağladılar ve “Bu bir vatan borcu” dediklerini ifade etti. Güvenini kazanan dolandırıcılar, e-devlet şifresi ve diğer kişisel bilgilerini alarak Peynircioğlu’nu dolandırmayı başardılar.

Eş Zamanlı Operasyon: 11 Şüpheli Yakalandı

Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla gerçekleştirilen operasyonlar sonucunda, dolandırıcılar Urfa, Ankara, İstanbul ve Diyarbakır gibi farklı illerde eş zamanlı olarak yakalandı. Şüpheliler arasında, daha önce başka profesörleri de hedef almayı planlayan isimler bulundu. Operasyon kapsamında Mahmut K, kardeşleri Abdülkadir K, Kasım K., Halil E, İbrahim Halil A. ve Mehmet Y. tutuklanırken, diğer 5 şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Dolandırılan Prof. Dr. Peynircioğlu’ndan Şok Edici İfadeler

Polis ifade veren Prof. Dr. Peynircioğlu, dolandırıcıların kendisine önce ‘terör örgütü FETÖ‘ye para aktarımı yapıldığı yönünde bilgiler verdiklerini ve sahte dekontlar gösterdiklerini aktardı. Dolandırıcıların sürekli aramaları sonucunda şüpheli durumu fark eden Peynircioğlu, durumu kızına anlattığında dolandırıldığını anladı.

Operasyonun Başarılı Yürütülmesi

Çanakkale Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada, dolandırıcıların hedef aldığı kişilerin çoğunlukla profesörler ve diğer bireyler olduğu vurgulandı. Şüphelilerin oluşturduğu şebekenin oldukça geniş olduğu ve aylar süren bir takip sonucunda yakalandıkları ifade edildi. Bu olay, dolandırıcılık yöntemlerinin ne kadar sofistike olabileceğini gözler önüne serdi.