DOLAR

35,3179$% -0.14

EURO

36,5534% -0.29

STERLİN

43,9085£% -0.87

GRAM ALTIN

2.994,10%0,33

ONS

2.639,84%0,60

BİST100

9.939,98%1,11

İmsak Vakti a 02:00
İstanbul AÇIK
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Yeni Film Projesi ve Komedi Unsurları Üzerine Röportaj

◊ Filminiz seyirciyle buluştu. Heyecan seviyesi ne durumda?

– Rüştü Onur Atilla: Ben heyecanlı değilim. Ama bu kötü bir anlamda değil. Aksine, keyifliyim ve mutluyum. “Ay nasıl olacak?” gibi kaygılı bir heyecanım yok. Yaptığımız işten memnunum. Filmin güzel olacağını düşünüyorum. Her şey yolunda gitsin ki filmin şansı ve yolu açık olsun. Çünkü siz çok iyi bir iş yapsanız bile, ülkede bir anda öyle şeyler oluyor ki, tüm o emekler bir anda boşa gidebiliyor. Tabii ki önceliğimiz, her şeyin huzurlu ve keyifli bir şekilde devam etmesi. Sonrasında kendi işimizi düşünüyoruz.

– Begüm Öner: Ben de bu anlamda kaygılı bir heyecan taşımıyorum. Çekim esnasında atmosfer çok güzeldi. Harika sahneler çektik. Kötü bir iş çıkacağını hiç düşünmedim. Herkesin gülüp eğleneceği bir film olacağını düşünüyorum.

◊ Tamirat için gittiği evde cinayet şüphelisi haline gelen bir ustanın hikayesini anlatıyor film. Kulağa ürkütücü geliyor ama biz bu hikâyeyi komedi olarak izleyeceğiz. Bu durum nasıl komediye çevriliyor? Hayatta yaşadınız mı buna benzer bir şey?

◊ Tamirat için gittiği evde cinayet şüphelisi haline gelen bir ustanın hikayesini anlatıyor film. Kulağa ürkütücü geliyor ama biz bu hikâyeyi komedi olarak izleyeceğiz. Bu durum nasıl komediye çevriliyor? Hayatta yaşadınız mı buna benzer bir şey?

– Rüştü Onur Atilla: Tabii ki o kadar sertini yaşamadık. Ustanın duruma bakış açısı, sakarlığı, iş bilmezliği, beceriksizliği ve biraz gamsızlığı komik bir durum yaratıyor. Evet, ortada bir cinayet var, ama aynı zamanda “Katil kim?” sorusunun peşine düşüyoruz.

– Begüm Öner: Mesela bir sahnede klozette bir problem çıkıyor. Usta söküyor, klozeti salonun ortasına koyuyor ve “2-3 güne hallederim” diyor. Bunun gibi gerçekten çok komik sahnelerimiz var.

ad826x90

Fotoğraflar: Murat ŞAKA

TAMİRAT İŞİ BENİM DE ELİME YAKIŞMAZ

◊ Canlandırdığınız karakterleri sizden dinleyelim…

◊ Canlandırdığınız karakterleri sizden dinleyelim...

– Rüştü Onur Atilla: Ben tamirci Recep Usta’yı oynuyorum.

– Begüm Öner: Ben de Gizem karakterini canlandırıyorum. Gizem, Recep Usta’nın sürekli tamirata geldiği binada sevgilisi Tınaz ile birlikte yaşıyor. Tınaz’ın babasının evinde kalıyorlar ve Tınaz’ın annesiyle babası da aynı apartmanda. Recep Usta sürekli ihtiyaç durumunda bu apartmana girip çıkıyor. Gizem, Recep Usta’yı bir kez daha çağırınca olaylar başlıyor.

ad826x90

– Rüştü Onur Atilla: Ben zaten apartmanın demirbaşı gibiyim.

– Begüm Öner: Evet, Recep Usta, binadaki fertlerden biri gibi. Her eve girip çıkıyor.

– Rüştü Onur Atilla: Benim de günlük yaşamımda kızamadığım, “Gidince yine yapamadı” dediğim ama tekrar çağırdığım ustalar var. Bu konuda risk alamıyorsun, “Başka ustayı çağıramam, en azından tanıyorum” diyorsun.

– Begüm Öner: Bizim de öyle bir ustamız var, sürekli “Ben geldim” diye geliyor. Çünkü kronikleşmiş bir klozet problemimiz var. Adamın kaçıncı gelişi bilmiyorum!

◊ Onur Bey, tamiratla aranız nasıl?

– Rüştü Onur Atilla: Elimden geldiğince yaparım ama tamirat işleri hiç elime yakışmaz. Çocukların uzaktan kumandalı arabasının arkasındaki vidayı söküp pillerini değiştirebilirim. Saksı ve toprak işlerini de seviyorum, ama toprağı bir değiştiriyorum, çiçek ölüyor! (Gülüyor)

ONUR ÇEKİMLERDE ZEHİRLENDİ

◊ Çekimlerde unutulmaz anlar yaşandı mı?

– Begüm Öner: Onur’un inanılmaz bir hikâyesi var. Lavabo tamir ederken, borudan akan suyu yuttu ve sonrasında zehirlendi.

– Rüştü Onur Atilla: Evet, 3 gün midem kötüydü. Ama genel olarak çekimler keyifliydi. Aralarda çok eğleniyorduk, sahneye o keyifle girince her şey çok güzel oluyordu. Sonuçta derin dramların olduğu sahnelerimiz yok.

◊ Dram demişken, o tür işlerde yer almayı düşünür müsünüz?

– Begüm Öner: Bizim talihsizliğimiz şu; Türkiye’de komedi işi çok az var. Özellikle televizyonda neredeyse hiç kalmadı. Sinemada yer yer oluyor. Onur’un “Güldür Güldür Show”da uzun süre oynaması, benim “Seksenler”de yıllarca rol almam çok güzel ama bir yandan da çok büyük dezavantajları var. Bu dezavantajları “Seksenler” bittiğinden beri yaşıyorum maalesef.

◊ Ne gibi dezavantajlar yaşıyorsunuz? Dram işlerinden rol gelmiyor mu?

– Begüm Öner: Biz insanların kafasında komedi rolleriyle kaldığımız için, o noktada işler biraz can sıkıcı oluyor…

– Rüştü Onur Atilla: Ama artık işin kendimizde bittiği bir dönemdayız. Ben buna çok sevdiğim Giray Altınok’u örnek verebilirim. Yıllardır nasıl çabaladığını ve ne kadar yetenekli olduğunu biliyorum. Şimdi çok güzel bir yolda, o kadar gururluyum ki. Kendi kaderini tayin edebileceği bir kariyer yönetiyor. İstediğimiz şeyi keşfedebilirsek, onu çok çağırırsak ve dillendirirsek, mesai harcarsak bence o yola girebiliriz.

◊ Güldürmek, ağlatmaktan zordur derler. Bu nedenle komedi oyuncusu dramı rahatlıkla oynayabilir aslında. Öyle değil mi?

– Rüştü Onur Atilla: O kıyas hep yapılıyor. Sürekli güldürebilmek gerçekten zor. Matematik işi. Özellikle sahne üzerinde güldürmenin saniye, salise farkı oluyor reaksiyonda. Biraz cerrahlık istiyor.

◊ İkiniz de tiyatro yapıyorsunuz. Filmdeki kimyanızın tutmasında etkisi var mı bunun?

– Rüştü Onur Atilla: İkimiz de samimi insanlarız. Begüm’ün o yönünü seviyorum. Sohbetimiz, dünya görüşümüz, hayata bakışımız, endişelerimiz, hayallerimiz ve üzüntülerimiz paralel. O nedenle güzel çalışıyoruz. İnşallah ileride daha uzun soluklu çalışırız.

– Begüm Öner: Onur’la inanılmaz keyifli çalışılıyor. Hem rahat ve samimi, hem de disiplinli.

◊ İşlerinizde insanları güldürüyorsunuz. Peki siz en çok neye gülersiniz? Ve neye sinirlenirsiniz?

– Begüm Öner: Çok şeye gülebilirim. Bu özelliğimi de seviyorum. Durum komedisine çok gülüyorum. O an insanlar neye güldüğümü anlayamayabiliyor ama o kadar saçma sapan şeylere gülüyorum ki. Saygısızlığa ise çok sinirlenirim. Hiçbir şekilde tahammül edemiyorum.

– Rüştü Onur Atilla: Sorumsuzluğa sinirlenirim. Ben işimi ciddiye alarak yapıyorsam, aynı işi yapan kişinin de benim kadar ciddiyetle yaklaşmasını, önemsemesini beklerim. Trafikteki haksızlıklara da sinirleniyorum. Eğlendiğim şey ise Begüm gibi anlık şeyler.

HERKES MUTLU OLSA DEVAM EDEBİLİRDİ

◊ Onur Bey, evliliğinizin bitmesinin ardından aşk hayatınızla gündeme gelmeye başladınız…

– Rüştü Onur Atilla: Evlilik başladı, bitti. Yaşadığımız her şey bizlere dair. Ne yaşıyorsan ve kime ne yaşatıyorsan bunun sonuçlarına katlanmalısın. Bir ilişkiye başladığında bitirme sorumluluğunu alıyorsan, hem karşı tarafı hem de kendi mutluluğunu, sağlığını gözetmelisin. Herkes mutlu, iyi, keyifli olsa devam edebilirdi.

◊ Son zamanlarda özel hayatınızda sanki bir dikiş tutturamama durumu var…

– Rüştü Onur Atilla: İstikrarsızlık meselesi değil. Mutlu olmaya çalışırken birini mutsuz etmemeliyiz. Yapılan yorumlara dair şunu söyleyebilirim; her gördüğünüze, duyduğunuza hemen inanmayın. Kimin ne düşündüğü gerçekten umurumda değil. Bu, tepkili ve sert bir yerden değil. İnsanların kafasında bir imaj oluşuyor. Ama önyargılarımızdan kurtulmalı, her duyduğumuza inanmamalıyız.

BULUNDUĞUM NOKTADAN RAZIYIM

◊ Begüm Hanım, bir röportajınızda “daha güzel işler yapmak isterdim” demişsiniz. Olmak istediğiniz noktada mısınız?

– Begüm Öner: Aslında çok güzel işler yaptım ama bu, biraz tatmin olamama duygusuyla alakalı. Bu duygunun zararlı olduğunu da düşünmüyorum. Çünkü insan ürettikçe paslanmayacaktır. Bizimki, kaç yaşımıza gelirsek gelelim, devam edebileceğimiz bir meslek. Birilerinin gözünde çok iyi işler yapmış olsam bile bu cümleyi kurmaya devam edeceğim. Bu, kendimle olan yarışım, tatminsizliğim.

– Rüştü Onur Atilla: Ben şu an bulunduğum noktadan razıyım, keyifliyim ve mutluyum. Dahası için tabii ki iştahlı insanlarız. Ama başka işleri düşünürken şu anı kaçırmak istemiyorum. Yaptığımızın daha da iyisini yapmayı isteriz ama bugün bunu yaşıyorsak bunun da tadını çıkarmalıyız.

– Begüm Öner: Ben de her işimi severim, sahip çıkarım. Bazen öyle meslektaşlarımız da oluyor ki, iş kötü de çıksa utanılacak bir şey değil. Herkes bir emek veriyor ve güzel bir şeyler çıkarmaya çalışıyor sonuçta.

◊ Begüm Hanım, siz “Pembe Pırlantalar” adlı tiyatro oyununun genel koordinatörlüğünü de yapıyorsunuz…

◊ Begüm Hanım, siz “Pembe Pırlantalar” adlı tiyatro oyununun genel koordinatörlüğünü de yapıyorsunuz...

– Begüm Öner: İki sene önce trafik kazasında kaybettiğimiz arkadaşımızla hayalimizdi. Aslında onunla hayalimiz olduğu için bu işin genel koordinatörlüğünü yaptım.

◊ İşin arka tarafında olmak nasıl?

– Begüm Öner: Çok farklı tabii. Ben oyuncuların problemleriyle, kostümleriyle ilgilendim. Bu, bana çok değişik geldi; normalde benim birisine söylediğim şeyi birisinin bana söylüyor olması. Ama işte empati yaparak hareket edebildim. Çok güzel geçti o süreç. Güzel bir oyun çıkardığımıza inanıyorum, çünkü kapalı gişe devam ediyoruz. Keyifli gidiyor. Bir oyun daha çıkardık. Onu şimdilik sadece Avrupa’da oynuyoruz eşim Ceyhun’la birlikte.

◊ Eşinizle sahnede olmak nasıl?

– Begüm Öner: Ceyhun’un inanılmaz bir enerjisi ve sahnede inanılmaz refleksleri var. Bundan önce de “Suit” adlı bir oyun yaptık. İlk o oyunda birlikte sahneye çıktığımızda çok güven duymuştum. Sahnedeyken ona güven duyuyor olmak benim için müthiş keyifli. Bir de onunla gerçekten sahnede çok eğleniyorum.

◊ Yeni yıla girmemize sayılı günler kaldı. 2024 sizin için nasıl geçti?

– Begüm Öner: Ne çok inişli ne de çok çıkışlı. Aslında düz geçti.

– Rüştü Onur Atilla: Çok anlam yüklüyoruz bence. Benim şu an aldığım karara hemen başlamam lazım mesela, yeni yılı beklemeden. İlla yeni yıla o anlamı yüklemek değil olay. 2023’te geçirdiğim mide ameliyatının ardından 2024, ciddi kararlar aldığım, geçişler, dönüşümler yaşadığım, kendime yatırım yaptığım, kendimi daha iyi hissettiğim ve bunu etrafıma çok çektirmeden yapmaya çabaladığım bir yıl oldu.

◊ Kaç kilo gitti?

– Rüştü Onur Atilla: 45 kilo gitti. Bu kadar da yeter.

Kaynak: Hürriyet

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Dizinin Son Bölümünde Aile İlişkileri ve Sırların Ortaya Çıkışı

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0