Page 9 - Evos Angels Ağustos 2021
P. 9
Evde geçen bunca zamanın ve kapanmaların ardından yasakların kalkması ile birlikte mini
bir tatil yapmak için Ayvalık‘ta Cunda adasını tercih ettim. Cunda’nın yeri bende ayrıdır, çok
severim ve her yaz muhakkak bir kere gitmeye çalışıp sezon açılışını veya kapanışını orada
yaparım. Cunda da kalacak yer ararken tesadüfen denk gelen ve çok dikkatimi çeken Sukha
Cunda adında bir butik otele giderek ev rahatlığında harika bir tatil yaptım.
Önce size Cunda adasından biraz bahsetmek isterim. Muhteşem doğası, güler yüzlü
insanları, tarihi dokusu, hareketli geceleri, balık restaurantları ile ünlü bir yerdir Cunda.
İsmi Piri Reis’in “Kitab-ı Bahriye” sinde Yunt Adaları olarak geçmektedir. O zamanlar başıboş
gezen atı eşeği bol bir yer olduğundan Yunda Adası derlermiş. Eski belediye mühründeki
Osmanlıca yazı yanlış okununca adı Cunda kalmış.
Rumlar ise adaya iki sebepten ötürü Moshonisia derlermiş. Anlatılan rivayetlere göre Moshos
adında bir korsan ilk olarak buraya yerleştiği için onun adıyla anılmış. İkinci nedense adada
CUNDA yetişen özellikle bahar döneminde mis gibi kokan bitkilerden dolayı bu adı da kullanılmış.
Adadaki kokulu bitkilerden öyle güzel kokular yayılırmış ki dağ taş bile mis gibi kokarmış.
Zaten Moshos’un kelime anlamı da “mis kokulu” demekmiş. Mübadele döneminde Rumlar
adadan ayrılınca Girit’ten gelen Türkler yerleştirilmiş adaya ve adanın doğal ve tarihi
dokusunu korumuşlar. Adada sarımsak taşından yapılmış iki üç katlı evler, dar sokaklar ve
evlerin önlerine dikilen sardunyalıklar hala korunmakta...
Adada attığınız her adım yıllar öncesi yaşanmışlıklara götürüyor sizi. Cunda’nın dikkat çeken
taş evleri, pencere ve kapı tokmakları, alınlıkları, arnavut kaldırımları, yosun kokan sokak-
ları kültür kokarak insanı cezbediyor.
Kent merkezindeki Taksiyarhis Kilisesi ve Despot Evi tarih ve resim meraklılarının uğrak
merkezi adeta. Bu görkemli iki eser zamanın, insanın ve doğanın acımasızlığına rağmen hala
ayakta kalan tarihi yerlerinden. Çamlı Manastırı adanın en beğendiğim yerlerinden eşsiz bir
manzara ile size huzuru veriyor. Bir yanınız Edremit körfezine diğer yanınızsa Midilli adasına
uzanır ve hemen önünüzdeki Pateriça, Maden Adası ve sessiz doğa…
Cunda’yı anlatınca mutlaka bahsetmek gereken şeylerden biri de rüzgarı… Hava ne kadar
sıcak olursa olsun insana her daim rahatlama hissi veren hep bir esintisi var Cunda’nın…
Cundada katılacağınız tekne turları ile gezebileceğiniz küçük koyları misafirlerini adeta
kucaklar. Cunda’da günün son ışıklarının denize düşmeye başladığı anda oluşan yansımaları
seyrederek deniz kıyısındaki restaurantlarda uzun bol sohbetli akşam yemekleri yemenizi
tavsiye ederim. Akşam yemeklerinin olmazsa olmazları, her yerde bulamayacağınız tadına
doyum olmayan mezeler, rakı ve balıklar….