Page 192 - Evos Angels Kasım 2021 Sayısı
P. 192
Bildiğimiz üzere yazarlıkla da uğraşıyorsun. Yazmak
ve anlatmak senin için nasıl bir duygu?
Herkesin kendini en iyi ifade edebildiği bir alan vardır, benimkisi ise
yazmak. Kendini ifade edebilen, içeride tutmaktansa dışarı yansıtabi-
len insan mutluluğu bulur. Madem konumuz yazarlık. Bu konuyla ilgili
cevabımı şu metinle vereyim size. ‘’On tane kitap yazdım yazar ola-
madım’’, ‘’Bin kere sahne aldım sanatçıyım demedim’’, ’’55 tablom
var hala ressam değilim’’, ‘’Fotoğraf çekmekten dijital görmeye başla-
dım, fotoğrafçıyım diyemem’’ modeli insanlar vardır. Nesin peki? Ast-
ronot mu? Meslek sorulunca ‘’Yazar olmaya çalışıyorum, sanatçı olma
mücadelesindeyim, ressam olmayı gerçekten hak ediyor muyum?
Fotoğrafçılık ne haddime?’’ falan mı diyorsunuz. Formlarda ‘’Mesle-
ğiniz nedir?’’ in karşısına gerçekten böyle mi yazıyorsunuz? Bu daha
çok tevazu kisvesinde gizli bir ukalalık, belki de yolun başındaki bir
meslektaşını demoralize etme odaklı, kibri içinde saklı bir küçümse-
me gibi. İnsanların çırası motivasyondur. İçindeki ateşi söndürense de-
moralizasyon. Sevdalısı olduğu işi veya sanatı özgün tarzına oturtup,
samimiyetle paylaştığında zaten o işin adamı olursun. Komiser olmak
için Colombo mu olmalı? Bir Shakespeare olmadan yazarım demek
ayıp mı? Natürmort ressamları yaşarken “resim yapmaya çalışan kab-
zımallar” diye mi anıldı? Yedekte oynayan futbolcuyu sahaya çıkana
kadar mesleksiz mi saymalı? Her kalfasıyla gezene boş adam muame-
lesi mi yapmalı? Ya Yıldız Kenter önce manken olsaydı? Mazallah sittin
sene oyuncu adına layık bulunmazdı. Yapabilen resim yapsın, bece-
ren şarkı söylesin, yazmaya gönül veren yazsın. İyi veya kötü severek
yaptığı işin adını bırakın da rahatça ansın. Hevesini kırmayın insanın,
kendini yetersiz sanmasın, motive edin, başarsın! İnsanlar istedikleri
kadar yetenekli olsunlar; kendilerini yeterli görmedikleri için başara-
caklarına inanmazlar, inanmadıkları için de hayallerine ulaşamazlar.
Desteklemek lazım hevesle üretmeye çalışanı, kösteklemek baştan
yok etmektir. Ömrübillah yazdım, yazar olamadım kısmetse öldükten
sonra olacağım. Dünyalı dostum öldükten sonra bir hiç olacaksın na-
sılsa, yaşarken olabildiğin her şey olsana. Kimse kimseyle uğraşmasa,
herkes kendi işine odaklansa şu çılgın Türkler kim bilir nerelere gelir
bu dünyada. Hızımızı kesen tek şey birbirimizle mücadelemiz aslında.
Kendi yarı sahamızda birbirimize mağlupken biz, var mı şampiyonluk
ümidimiz? PTT’de memur, noterde vezne, mahkemede mübaşir, ka-
rakolda komiser olmadığıma göre ifadelerin kaleme alınmasından so-
rumlu, deneyimleri insanlara aktarmakla yükümlü hisseden basit bir
yazardan sevgilerle...