Page 10 - Evos Aralık 2022 Sayısı
P. 10
Sınırlarınızın ihlal edildiği anları fark edin ve sağlıklı sınırlar oluşturma üzerine gerçek-
çi bir plan yapın. Partneriniz narsisistik bir birey olsun ya da olmasın sağlıklı sınırlar her
ilişki için gereklidir. Ancak özellikle de narsisistik bir partnerleyken olmazsa olmazdır.
Siz sağlıklı sınırlar belirlediğinizde ve bunları uygulamaya başladığınızda partneriniz şa-
şırabilir, bu yeni sınırlara öfkelenebilir ve sınırlarınızı zorlamaya başlayabilir. Partneriniz
özel muamele görmesi gerektiğine inandığı ve sizden de bunu beklediği için sınırları-
nızı tanımayabilir. Sınırlarınıza saldırmayı kendine hak görebilir. Bu noktada sınırlarını-
zın ve kararlarınızın arkasında durmanız çok önemlidir. Kimsenin siz izin vermediğiniz
müddetçe sizin koyduğunuz sınırları aşmak gibi bir hakkı yoktur. Koyulan bu sınırları
korumakta önemlidir çünkü gevşetildiği andan itibaren tekrar sınır koymak zor olabilir..
Bir diğer önemli nokta ise narsisistik bir partnerle beraber olan kişilerin partnerlerini
“değiştirme”, “düzeltme” gibi gerçek dışı amaçlar edinmeleri. Bu amaçları gerçekleş-
medikçe de hayal kırıklığına kapılmaları. Bu noktada bizim kimsenin kurtarıcısı olma-
dığımızı unutmamız gerekir. Ayrıca birey kendi davranışlarını fark edip bunlardan ra-
hatsız olmadığı ya da bunları değiştirmek istemediği sürece değişemez. Bu noktada
yapabilecek şey partnerinizin sizi ya da diğer insanları rahatsız eden davranışları konu-
sunda farkındalık kazanmasını sağlayacak adımlar atmak ya da onu bir uzmanla görüş-
mesi için desteklemek. Ancak en nihayetinde bunu yapacak olan kendisidir. Kendinizi
bir kurtarıcı rolüne sokmak ya da üzerinize fazlaca sorumluluk almak yalnızca sizi yıp-
ratır. Narsist bir partner sizi duygusal olarak zorlayabilir. Fiziksel ve psikolojik sağlığı-
nıza zarar verebilir. Bu noktada bir uzmandan destek alıp, aile ve arkadaş gibi kişilerle
duygu ve düşüncelerinizi paylaşabilirsiniz.
Narsist bireylerin libidinal enerjileri büyük ölçüde benlikleri etrafında yoğunlaştığı için
diğer kişi ve nesnelere yönlendirilecek ilgi ve sevgi kapasiteleri sınırlı olduğu bilin-
mektedir. Narsist bireyler empatiden uzak, ilişkilerinde derin duygular yaşayamayan,
zaman zaman agresif ve öfkeli tavırlar sergileyebilen kişilerdir. Bu durum romantik
ilişkilerinde de farklı bir tonda değildir. Romantik ilişkilerinde partnerlerinden temel
beklentileri onlara kendilerini iyi hissettirmeleridir. Partnerlerini idealize ederek baş-
ladıkları ilişkiler idealizasyonun azalması ya da bitmesiyle hızlıca sonlanırken yeni bir
partnerle ilişkiye başlamakta güçlük çekmezler. Romantik ilişkileri genel itibari ile sı-
caklık, bağlılık ve yakınlıktan uzaktır. Her ne kadar kibirli, öfkeli ve empatiden uzak ki-
şiler olsalar da Kernberg (1975)’e göre bu kişilerin kötü bir sosyal yaşamları yoktur.
Dış çevrenin onay ve beğenisine o kadar yoğun biçimde ihtiyaç duyarlar ki yakın ilişki-
lerindeki kişiye adeta “bağımlı” oldukları düşünülür. Oysa narsist birey için bir başkası-
na bağlılık geliştirmek oldukça güçtür. Öteki ile kurduğu ilişki kendi ihtiyaçlarının
karşılanacağı bir alandır.