Page 67 - Evos Angels Kasım 2021 Sayısı
P. 67
18-Pirler Parkı
Kaleden inerken insan içini ısıtacak şeylere ihtiyaç duyuyor. Tam bu noktada Pirler Parkı sizi
karşılıyor. Mideniz bayram ediyor arkadaşlar, yazın burayı bir kenara Harika yemekleri var!
19-Aynalı Mağara
İçeriye giremediğimiz bir diğer yer de burası. İnsan gelmişken her detayı görmek istiyor
ama bazen saatten, bazen yenileme çalışmalarından mümkün olmuyor. Yine de hızlı
geçmeyeceğim ve size mağara ile ilgili bilgi vermeye çalışacağım canlarım.
Buraya Ayna adının verilmesinin sebebi, güneş vurduğu zaman mağara cephesinin parla-
masındanmış. Kaya mezarlarının en iyi işlenmiş ve tamamlanmış yeri olduğu söyleniyor.
Mağara aslında bir anıt mezar, sahibi de M.Ö. 2. yüzyılda burada yaşamış olan Mitra Rahi-
bi TES. Bu bilgiyi mağaranın alınlığında yazan ‘‘Büyük Rahip Tes’’ yazısı destekliyor. İçerisi
çok genişmiş ve duvarlarda bir sürü renkli resimler varmış. Mezar odası dikdörtgen biçimin-
deymiş ve girişin sağ tarafında mezar nişi ve çukuru (teknesi) bulunmaktaymış. Tonoz kıs-
mında altısı sağda, altısı solda olmak üzere on iki havari tasviri de varmış. Belki siz ilk göz-
den hepsini görebilirsiniz, gelin mutlaka.
20-Ferhat Su Kanalı / Ferhat ile Şirin Aşıklar Müzesi
Başlıktann bu yana kendinize sordunuz mu e şehzadeler tamam, tarih tamam da aşıklar
nerede diye? Sormuşsunuzdur, işte geldik. Yüzyıllardır dillere destan olan aşklardan biri:
Ferhat ile Şirin. Burası Türkiye’nin ilk ve tek Aşıklar Müzesi unvanına sahip. Ferhat ile Şirin,
Leyla ile Mecnun, Kerem ile Aslı ve Romeo-Juliet’in aşk hikayeleri sahneleniyor burada.
Aynı zamanda Mevlânâ ve Hacı Bektaş-ı Veli gibi gönül adamlarına da yer verilmiş.
Müze 9 odadan oluşuyor, ışıklandırmasının az olduğu kanaatindeyim. Dışarıdan insanda
daha büyük bir mekan izlenimi oluşturuyor ama küçük olduğunu söylemeliyim. Müzenin bi-
timinde halkın yöresel formattaki el emeklerini satabilmeleri için tezgahlar açılmış. Turizm
böyle hamlelerle güzel. O toprakları işleyen eller de kazanıyor hem böylelikle.
21-Burmalı Minare Cami
Caminin kapısında yer alan kitabeden, burayı iki kardeşin yaptırdığı anlaşılıyor. Bunlardan biri
Selçuklu Sultanı II. Gıyaseddin Keyhüsrev’in vezirlerinden Necmeddin Ferruh Bey, bir diğeri de
kardeşi Haznedar Yusuf. Yine kitabeye göre yapım yılı 1242. Cami adını minaresinin yapı biçi-
minden alıyor ama ilk minaresi ahşapmış aslında. Bu bilgi Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde
geçiyor. 1590 yılında bir deprem ve 1602 yılında bir yangın gören caminin minaresi 1730 yılında
tekrarlanan yangında tamamen yok olmuş. Onun yerine bu kez daha güçlü bir yapı oluşturmak
için taştan yapılmış minare. Etrafı dolanan yivler bu yapıyı oluşturduğu için adına da Burmalı
Minare denmiş.