Page 17 - Evos Angels Eylül 2021 Sayısı
P. 17
Travma sonrası stres bozukluğu nedir?
Travma sonrası stres bozukluğunun (TSSB) ne olduğunu anlatmadan önce belki bir parça
travmanın ne olduğundan bahsetmek daha açıklayıcı ve doğru olacaktır.
Travma, genel olarak bakıldığında bir hastalık değil aslında bir deneyimdir. Ve yaşayan
kişinin hayatında büyük bir değişim olduğu ve buna bağlı olarak yaşanan stresin belki de
en üst düzeyde olduğu zorlu deneyimdir desem daha doğru olur. Travma özellikle kişilerin
hayatlarında sahip oldukları (ya da olmaya çalıştıkları), kurdukları zeminin tamamının ya
da bir kısmının parçalanmasına veya kaybolmasına, kaybetmesine sebep olan olaylardır.
Yani bildiğimiz ve yaşadığımız dünya bir anda yok olur.
Kısaca travma deneyimini fiziksel ve psikolojik bütünlüğümüzü tehdit eden olaylar olarak
da düşünebiliriz. Travma deneyimi yaşayan kişinin özellikle olay bittiğinde, olayın son-
rasında gösterdiği duygusal, zihinsel, davranışsal ve sosyal zorlanmalar aslında doğal ve
normal kabul ettiğimiz durumlar ve belirtilerdir. Çünkü yaşanan olay anormaldir. Ancak
burada bu zorlanmaların yaşandığı süreler önemlidir. Çünkü travma taşındıkça ağırlaşan
bir yüke dönüşebiliyor ve bu zorlanmalar da belirli psikolojik bozukluklara sebep olabiliyor.
Klinik açıdan bakıldığında travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) travma sonrası travma
deneyiminden etkilenmiş bazı kişilerin yaşadığı psikolojik bir bozukluktur. Özellikle olay
sonrasında yaşanan zorlanmaların bir ayın üzerine çıktığı ve devam ettiği durumlarda
görülmektedir. Dört ana eksen belirtisi vardır: yaşanan olayla ilgili zorlayıcı görüntülerin
istemsiz zihne gelmesi, aşırı uyarılma, olayla ilgili görüntülerden ya da konuşmaktan
kaçınma, sosyal ilişkilerde bozulma. Bu tablo insanlar için gerçekten yaşamlarında onları
çok zorlayıcı olabiliyor.
Aynı travmaya maruz kalan kişiler bunu farklı şekilde yaşayabiliyorlar. Bu durumu
nasıl açıklayabiliriz?
Aslında birçoğumuzun ortak özellikleri olsa da ya da öyle gözüksekte aslında herkesin kendi
hikayesinde farklı olduğunu söyleyebilirim. Bugüne kadar bizi biz yapan bir çok faktör var.
Bugün kim olduğuma dair sahip olduğum hikaye bir çok açıdan şekilleniyor. İşte biz sahip
olduğumuz bu hikaye ile kim olduğumuzla travmayı deneyimliyoruz. Bu nedenle farklı şe-
killerde deneyimleniyor ve sonuçları da etkileri de farklı olabiliyor. Örneğin travma anında
birinin hayatında uğraştığı stres faktörleri örneğin ekonomik zorluğu olan biri diyelim bu
zorluğu yaşamayan birine göre travmadan daha fazla etkilenebilir. Bu stres faktörlerine
birçok başlığı koyabilirsiniz. Dolayısıyla hayatında kaynakları az olan stresi yoğun yaşayan
kişiler travmalardan daha fazla etkilenirler. Özellikle hassas gruplar dediğimiz gruplardaki
kişiler daha çok etkilenirler. Çocuklar, ergenler, yaşlılar, engelliler, kronik hastalığı olanlar,
ayrımcılığa uğrayan kişiler. Bu kişilere daha çok dikkat ve özen göstermemiz gerekir.