Page 16 - Evos Angels Nisan 2022 Sayısı
P. 16

Duygusal Zekâyı geliştirmek için siz neler öneriyorsunuz?



        Az önce vurguladığım gibi, Duygusal Zekâ geliştirilebilir bir yetenektir, hem de her zaman,



        herkes için ve sınırsız bir şekilde. Sadece bu konuda istekli olmak, araştırma yapmak ve



        öğrendiklerini uygulamak için sürekli pratik yapmaya çalışmak yeterlidir. Duygusal Zekâmızı


        geliştirmenin birinci önceliği kendi duygularımızın farkına varmaktır. Ben “hangi durumlar-



        da neler hissediyorum?”, “bu duygularımın kaynağı ne?” gibi soruları sormaya başlamak bile



        çok büyük bir adımdır. Hele ki bu kaynakları fark etmek ve bunları kabul etmek bize kendi


        iç çatışmalarımızı en aza indirebilme ve zor durumlarda verdiğimiz, olumsuz duygusal tepki-



        lerimizi yönetebilme gücü verir. Bu süreci kendi başımıza ya da uzman desteği ile ilerlettik-


        ten sonra, artık başkalarının duygularına da eğilebilir hale gelebiliriz. Çevremdeki insanlarda



        hangi duygulara şahit oluyorum? Bana telefonda bağıran müşterim hangi duyguyu yaşıyor?



        Çalışma arkadaşımın yüzü çok asık, acaba şu anda ne hissediyor? Eve gittiğimde eşim ya da


        annem bana bazı şikayetlerini anlatıyor, asıl duygusu ne? Bu sorular üzerinde düşünmek için



        çaba gösterdiğimizde bizim için her gün görünen günlük tepkilerin altındaki bazı dinamikleri



        daha anlaşılır hale getirir. Az ya da çok, bir kez ya da sürekli- sosyal ilişkide bulunduğumuz


        her bir kişinin duygularına karşı duyarlı olmak bizi yormaz, aslında tam tersi bazı olguları çok



        daha iyi anlamamızı ve hafiflememizi sağlar. Ayrıca karşımızdaki insanı gerçekten anlamak



        için onunla ilgilendiğimizde, biz başka hiçbir şey yapmadan da kişi bunu hisseder ve rahatlar,


        çözülür, olumsuz duyguları sönümlenir. Telefonda size bağıran müşteriye dönelim. Diyelim



        ki ona haksız olduğunu kabul ettirmeye çalışmaktan vaz geçtiniz ve şu cümleyi söylediniz:


        “Bizim sunduğumuz hizmet ile yaşadığınız sıkıntı sizin vakit kaybı yaşamanıza sebep olmuş.



        Siz de müşterinize karşı mahcup olmuşsunuz.” Karşınızdaki çok büyük ihtimalle anlaşıldığını



        ya da en azından önemsendiğini fark edip iletişime daha açık hale gelecektir. Şimdi artık şu


        cümleyle devam edebilirsiniz: “Vakit kaybınızı telafi etmek için ne yapabileceğime bakmak



        üzere bana izin verin. Hemen bu numara üzerinden dönüş yapacağım.” Kırılmadan, üzülme-



        den, kavga büyümeden konu kapanacak ve siz bir an önce çalışmaya dönerek sorunu çözme-


        ye konsantre olabileceksiniz. Başka bir örnek üzerinden konuşalım. Ağlayan birinin karşısına



        geçip “bunda ağlanacak ne var?” diye sorduğunuzu düşünün. Kişiyi azarladınız, yargıladınız ve



        açıkça onu anlamadığınızı ifade etmiş oldunuz. Bir de aynı kişiye “Çok üzgün görünüyorsun.


        Anlatmak ister misin?” cümlelerini söylediğinizi hayal edin. Şimdi ona “seni anlamaya çalışı-



        yorum ve sana değer veriyorum” mesajını vermiş oldunuz.  İşte bu ikinci tepkiyi doğal tepki-



        niz haline getirebilmek için gösterdiğiniz çaba Duygusal Zekânızı geliştirmenizi sağlayacaktır.


        Böylece Dünyayı hem kendiniz hem de çevrenizdekiler için daha yaşanabilir hale getirmek



        için bir adım atmış olursunuz.
   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21